Günümüz dünyasında çocuklar, sokakların tehlikelerinden kaçınmak amacıyla daha fazla evde vakit geçiriyor. Bu durum, birçok ebeveyn için çocuklarının güvenliği adına olumlu bir çözüm gibi görünse de, beraberinde başka sorunları da getiriyor: tablet, telefon ve bilgisayar bağımlılığı.
Evde geçirilen uzun saatler, çocukları doğal olarak teknolojik cihazlarla daha fazla haşır neşir olmaya yönlendiriyor. Birçok çocuk, oyun oynayarak ya da sosyal medya platformlarında vakit geçirerek saatlerini harcıyor. Bu durum, onları hem fiziksel hem de zihinsel olarak etkiliyor.
Uzun süreli ekran kullanımı, çocuklarda göz yorgunluğuna, duruş bozukluklarına ve hareketsiz bir yaşam tarzına yol açabiliyor. Bu da obezite gibi sağlık sorunlarının artmasına neden oluyor. Oysa ki çocuklar, gelişim dönemlerinde fiziksel aktivitelere ihtiyaç duyarlar. Sokakta oyun oynayarak kazanılan çeviklik, koordinasyon ve sosyal beceriler, ekran başında kaybolup gidiyor.
Çocukların sosyal becerilerinin gelişiminde yüz yüze etkileşimler büyük önem taşır. Ancak, teknoloji bağımlılığı çocukları gerçek sosyal ilişkilerden uzaklaştırıyor. Online ortamlarda geçirilen vakit, yüz yüze iletişimi zayıflatıyor ve empati kurma yeteneğini köreltiyor. Çocuklar, dijital dünyada kendilerine bir yer edinmeye çalışırken, gerçek dünyadan uzaklaşıyorlar.
Bu noktada ebeveynlere büyük görevler düşüyor. Çocukların güvenliğini sağlamak elbette önemli, ancak onları dört duvar arasına hapsetmek yerine, daha dengeli bir yaklaşım benimsenmeli. Güvenli oyun alanları oluşturulmalı, çocuklar teşvik edilmeli ve rehberlik edilmelidir. Teknoloji kullanımı belirli bir süre ile sınırlanmalı ve çocukların farklı aktivitelere yönelmeleri teşvik edilmelidir.
Unutulmamalıdır ki, çocuklar geleceğin yetişkinleridir. Onların sağlıklı bireyler olarak büyümeleri için hem fiziki hem de zihinsel gelişimlerine dikkat etmeliyiz. Sokakların tehlikelerinden kaçarken, çocuklarımızı ekranların gölgesinde kaybetmeyelim. Onlara güvenli bir alan yaratmak kadar, sağlıklı bir yaşam sürmeleri için rehberlik etmek de bizim sorumluluğumuz.