Cumhuriyetimizin 101. yılımızı coşkuyla kutladık

Futbolumuza bakış açısı

Bugün 30 Ekim Çarşamba. Cumhuriyetimizin 101. yılını, tüm Türkiye’de olduğu gibi ilçemizde de coşkuyla, heyecanla ve sevgiyle kutladık. Cumhuriyetimizin 101. yılı milletimize, gençliğimize hayırlı uğurlu olsun; nice 101 yıllarda buluşmak dileğiyle.

Bir ekim ayının daha sonuna gelmiş bulunmaktayız. Yarın, 31 Ekim Perşembe, ayın son günü. 2025 yılına 2 ay gibi bir zamanımız kaldı. Vergi ve diğer yapılandırmaların son günü; aman unutmayalım, ödemeye çalışalım, yoksa yapılandırma boşa gitmiş olur. Bu hatırlatmayı yaptıktan sonra yazılarımıza kaldığımız yerden devam edelim.

Şükürler olsun, Silifke poyrazı hızını az da olsa kaybetti ve yerini sıcak, ılık bir havaya bıraktı. Tüm Türkiye’de olduğu gibi bölgemizde de bir yağmur gözükmüyor. Başta zeytin ve limon olmak üzere bütün meyve ve sebzeler yağmur bekliyor; Allah’tan ümit kesilmez diyoruz.

İlçemizin takımı Silifke Belediyespor, kendi saha ve seyircisi önünde oynadığı güçlü Bursaspor beraberliğinden sonra çıktığı Kırşehir maçını 4-1 galip tamamlayarak ilçemize mutlu bir şekilde döndü. Silifkespor yönetimini, teknik heyetini ve futbolcularını canı gönülden kutluyorum. Bu kadar il takımının arasında bir ilçe takımının ilk 3’e girmesi kolay bir iş değil. Futbolda inanmak ve oynamak lazım. Bu hafta kendi sahamızda İstanbul takımı Bulvarspor ile oynayacağız. İnşallah bu maçtan da 3 puan alır, ilk 2’ye girebiliriz.

HAYDİ SİLİFKELİ SEYİRCİLER! Bursaspor maçında olduğu gibi stadyumu dolduralım, takımımızı destekleyelim. Biraz da pamuk eller cebe diyelim. Süper lig kaldığı yerden devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Başakşehir’in kötü bir sonuç alması bizleri üzdüyse de Beşiktaş’ın Lyon deplasmanından 1-0 ile dönmesi ve Galatasaray’ın kendi sahasında 4-3 ile galip gelmesi, Fenerbahçe’nin de İngiliz devi Manchester United ile 1-1 berabere kalması, ülkemiz futbolu açısından son derece sevindirici olmuştur. Üç takımımız da Avrupa Kupaları’ndaki yollarına devam etmektedir.

Milli takımımızda oynayan Hakan Çalhanoğlu, Kerem Aktürkoğlu, Orhun Kökçü ve Kenan Yıldız’ın başarılı maçlar çıkartması ve goller atması, Türk futbolunun dünyaya açılması demektir. Türk çocuklarına bu imkânlar verildiği takdirde neler yapabileceklerini herkese göstermiştir. Özellikle 4 büyük kulübümüzün bu çocuklara sahip çıkmadığı halde Avrupa’da neler yaptıklarını gözlemliyoruz; bununla da gururlanıyoruz.

Bu hafta en dikkati çeken maç, Galatasaray – Beşiktaş derbisi oldu. Galatasaray, Beşiktaş’ı kendi saha ve seyircisi önünde 2-1 ile geçti ve en yakın rakibi Samsunspor’a 6 puan fark attı. Beşiktaş 4. sırada, Fenerbahçe de kendi saha ve seyircisi önünde, ligimizin yeni takımı Bodrumspor’u 2-0 ile geçti ve 3. sıraya yükseldi. Galatasaray ile puan farkını 8 puanla devam ettirdi. Önümüzdeki hafta Fenerbahçe zorlu Trabzon deplasmanına gidecek; Galatasaray da ligi BAY olarak geçirecek. Fenerbahçe’nin burada alacağı bir mağlubiyet, aradaki puan farkını iyice açacaktır. Bu nedenle Fenerbahçe – Trabzonspor maçı zorlu ve çekişmeli olacak. Trabzon’un bulunduğu konum itibarıyla Süper Lig’de pek iç açıcı sonuçlar alınamadı. Bir Fenerbahçe mağlubiyeti, teknik direktör Şenol Güneş ve ekibinin de sorgulanmasına neden olacaktır.

Fenerbahçe’nin elinde süper bir kadro bulunmasına rağmen, dünyaca ünlü teknik direktör Mourinho’nun gelmesine rağmen, Fenerbahçe’nin istediği oyunu oynayamaması dikkati çekerken, şu anda en iyi futbolu oynayan takım olarak Galatasaray gözlemlenmektedir. Ligimize daha uzun bir zaman var; derbileri kazanan takım her zaman üst sıralara tırmanmış olacak. Galatasaray, oynadığı 4 derbi maçını da kazanarak bu konuda ilk yarıda rekora gitmiştir.

Şükürler olsun, liglerimiz kazasız belasız, az hakem hatası olan bir lig olarak göze çarpmaktadır. Hep Avrupa hakemlerinden bahsediyoruz, ama Avrupa hakemlerinin ne hatalar yaptığını da gözlemlemekteyiz. Bu nedenle Türk hakemlerine de biraz sahip çıkalım, saygı ve sevgi gösterelim.

Başta Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş gibi 3 büyük takımımızın kendi saha ve seyircileri önünde oynadıkları maçlar tıklım tıklım dolmakta; diğer Süper Lig takımlarımızın seyircileri de kendi sahalarında takımlarını desteklesinler. PTT 1. Lig’den Süper Lig’e çıkan birçok takımın, Süper Lig’den PTT Ligine düştüğünde akıbetinin ne olduğunu gözlemliyoruz. Bunların en basit örnekleri Bursaspor ve Eskişehirspor. Birisi 3. ligde, diğeri de süper amatör kümede boy göstermektedir.

Bazı şeylerimiz takımlar için PTT Liginde ve Süper Lig’de olmazsa olmazların başında gelmektedir. Birçok takımımız da PTT Liginde veya Süper Lig’de 3-5 kişiyle veya seyircisiyle maçları takip etmekte; bu da ligimizin marka değerini düşürmektedir.

Bugünlük bu kadar. Cuma günü başka konularda buluşmak dileğiyle, şen ve esen kalın.

https://twitter.com/SilifkeGazetesi
Share

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir