Bugün 13 Kasım Çarşamba. Herkese iyi günler dileyerek köşemize kaldığımız yerden devam edelim. Hayırlısıyla beklenen ve özlenen yağmurlarımız, Pazar günü saat 17.00 itibarıyla yağdı. Gece saat 11’e kadar devam etti. Yağan yağmur, çoluk çocuk, çiftçi, üretici her kesimi sevindirdi; yağmurlar, ağaçlardaki tozun gitmesine, yollardaki toz ve toprağın bir nevi de olsa temizlenmesine, toprak kokusunun gelmesine vesile oldu. İnşallah meteoroloji verilerine göre önümüzdeki günlerde bu yağmurların devam edeceği belirtiliyor.
İlçemizin takımı olan Silifke Belediyespor da arka arkaya aldığı seri galibiyetlerden sonra düşüşe geçti. Yönetim ve teknik heyet, bu düşüşün önünü bir an önce alırsa, ileride sıkıntılı bir dönem yaşamamış olurlar. Futbol, bir bakarsın zirvedesin, bir bakarsın dibe, hemen 3-4 maç kaybettin mi düşüverirsin. Silifke Belediyespor, lig başlarken aldığı puanlarla son maçını ve ondan önceki maçlarını kaybetmesine rağmen 3. sıradaki yerini korudu. Artvin Hopaspor ile kendi saha ve seyircisi önünde maç yapacak. Bu maçtan da mutlaka 3 puan alarak çıkışını sürdürmeye devam edecek. Gördüğüm kadarıyla Silifke Belediyesporlu teknik heyet ve futbolcular maç kazanınca biraz havalara girmişler. Futbolun doğasında kaybetmek de vardır, kazanmak da. Yönetim de futbolcuların ve teknik heyetin alacaklarını günü gününe ödemelidir. Bu işler, özellikle futbol, para ile oynanan bir sektör.
Yine geçtiğimiz hafta Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Başakşehir Avrupa kupalarında önemli bir sınava çıktılar. Beşiktaş galip gelerek yüzümüzü güldürürken, Galatasaray da İngiliz devi Tottenham’ı 3-2 mağlup ederek tüm Türk halkını sevindirdi. Fenerbahçe ise Hollanda’nın AZ Alkmaar takımına yenilerek tüm Türkiye’yi ve Fenerbahçe taraftarını yasa boğdu. Fenerbahçe, buradan mutlaka ve mutlaka 3 puanla ayrılması gerekirken, burada en büyük hatayı Jose Mourinho yaptı. Bir hoca, federasyonla veya hakemlerle uğraşmaz. Lüzumsuz bir kırmızı kart görerek takımın başından ayrılmak da doğru bir davranış değil. Fenerbahçe’nin bu hocadan bir an önce kurtulması gerekir. Mourinho’nun İngiltere’den bir kulübü çalıştırmak için Fenerbahçe’den hiçbir şey olmayacağını söyleyebilirim. Başakşehir, Konferans Ligi’nde Kopenhag’ı elinden kaçırdı sayılır. Kopenhag’ın sahasında 2-2 berabere kalarak ülkemize altın değerinde puanlar kazandırdı. Başakşehir’i, Galatasaray’ı ve Beşiktaş’ı kutluyorum.
Yine geçtiğimiz hafta Cuma, Cumartesi, Pazar süper ligde 12. maçlar oynandı. Şampiyonluğa oynayan Galatasaray, kendi saha ve seyircisi önünde zorlanmasına rağmen Samsunspor’u 3-2 yenerek yoluna devam etti. Samsunspor, bu maçı kaybedince Fenerbahçe, Sivasspor’u Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda 4-0 yenerek 2. sıraya yükseldi. Beşiktaş ise Başakşehir ile 0-0 berabere kalarak puan kaybetmeye devam etti ve şampiyonluktan biraz daha uzaklaştı. Bu yıl, yerli ve yabancı birçok futbolcu transfer eden ve ilk 3-4 maçtan sonra Abdullah Avcı’nın teknik direktörlüğüne son veren Trabzonspor ise Şenol Güneş’i takımın başına getirerek bu kötü gidişata dur diyemedi. Rize deplasmanında 3-1 gibi bir sonuçla mağlup ayrıldılar ve hezimete uğradılar. Trabzonspor, böyle giderse neredeyse küme düşmeye oynayan bir takım haline gelebilir. İleride daha birçok maç var. Ligin, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Galatasaray ve Fenerbahçe’nin şampiyonluk mücadelesiyle devam etmesi bekleniyor.
Bu hafta yine en çok konuşulan konulardan biri de hakem hatalarıydı. Hakem hataları konuşula konuşula, liglerde oynanan oyunlar bile konuşulup tartışılmıyor. Liglerimizde birçok teknik direktörün işine son verilirken, yeni teknik direktörler de takımlarının başına geçmiş oldu. Pazar günü itibarıyla liglere 15 günlük ara verildi. Milli takımımız, Avrupa Ligi maçlarını önce kendi saha ve seyircisi önünde Galler ile oynayacak ve buradan mutlaka 3 puan almayı hedefleyecek. Ardından deplasmanda Karadağ ile oynayarak grup liderliğini sürdürmeye çalışacak. Millilerimiz böylelikle Dünya Kupası grup maçlarını oynamaya da hak kazanacak. Milli takımımız, B Liginden A Ligi’ne yükselecek ve yıllardır Dünya Kupası grup maçlarına katılamayan millilerimiz, böylelikle Dünya Kupası grup maçlarına katılarak adını dünya futbolunda duyurmuş olacak.
Televizyonların maçları yayınlamasına rağmen, hem Süper Lig’de hem de PTT Liginde oynayan bütün takımlar ve seyirciler stadı tıklım tıklım doldurdu. 20’sinden sonra Süper Lig ve PTT Ligine kaldığımız yerden devam edilecek.
Bugünlük bu kadar. Cuma günü başka bir konu ve konularda buluşmak dileğiyle, şen ve esen kalın.