Yal,Yörüklerin köpekleri için undan yaptığı bir yiyecektir.Hayvancılık yapan bir kişi nasıl eşeğine,öküzüne,ineğine,arpa,saman veriyorsa evin tavuklarına yem veriyorsa,evindeki köpeğine de yiyecek olarak et kemik dışında sürekli akşam öğünü zamanında yal verir.Yal,undan yapılmış bulamaç halinde bir yiyecektir.Her yörük kadını,her yörük kızı,anadan gelen bir gelenekle köpeklere yal pişirmesini öğrenir.
Tavada veya tencerede pişirilen yal köpeğin yemesi için taştan veya ağaçtan yapılmış içi çukur bir şeyin içine dökülür.Bu çukura yalak denir.Yalak evin belli bir yerinde genellikle önünde veya bahçede durur.Hemen hemen hep aynı yerdedir.Bunun için köpekler de yalağının nerede olduğunu bilir.Bil hassa akşamları acıktığında yalağın yakınına yatar.Bu onun yal istemesini anlatır.Bunu anlayan ev sahibi kadın yalı pişirir.Yalağa dökeceğinde köpek türlü şekilde sevinç gösterileri yapar.
Yörükler arasında yal yağsı denen bir de sözcük vardır.Yal yağsı,hiç çalışmadan hazır yiyecek bekleyen kişi anlamına gelir.Bazen biri birine kızdığında,onun tembelliğini,onun hazır yiyiciliğini anlatmak için yal yağsı der.
Yal yağsından hareketle bugünkü toplumumuzda yağcı veya yalaka anlamında iki kelime vardır.Yağcı belli bir memfaate ulaşmak için gücü ve varlığı elinde tutan kişi ve kişilere devamlı yakın görünene denir.Yağcı memfaat göreceği kişinin yaptığı yanlışta olsa ona hep güzel söz ve davranışlarla şirin gözükür.
Yalaka da güçlünün yanında durandır.Onun safı hiö haklıdan yana değildir.Güçlü,doğruda yapsa,yanlışta yapsa hiç saf değiştirmez.Güçlü kanunsuzluk,adaletsizlik yapsa bile hiç karşısına geçmez.
Yağcı,yalaka ile bir özgürlük savaşı verilemez.Çünkü onlarda haklının yanında durma geleneği olmadığı için direniş gücü gösteremez.Direniş gücü gösteremeyen kişilerde haklılık savaşı verilemez.Yağcılar ve yalakalar içinden ihanetçi,itirafçı,ajan çıkabilir.Bunlar;memfaati ve parayı gördüğünde hemen şekil değiştirebilirler.
Bugün yal kökünden gelen bir kelime yalak koruyucu üzerinde duracağız.Yalağından yal yiyen köpek yalağı yakınından geçen herkese saldırır.Yani yalak köpeğin ekmek teknesi olduğu için onu korur.Kimseyi oradan faydalandırmaz.Elinde olan varlık zararsız bir şekilde başkası tarafından kullanılsada ona geçit vermez.Şimdi yalak koruyuculukla ilgili birkaç örnek verelim;
Sokak çocuklar için bir oyun yeridir.Genellikle çocuklar sokakta oynamak ister.O sokakta oturan ailelerin çoğu çocukların oynamasını hoş gördüğü halde içlerinden birisi buna razı gelmez.Çocukları kovalar.Evinin önünde oynatmaz,onlara ses çıkarttırmaz.Evet yörük değimi ile buna yalak koruyucu diyebiliriz.
Bir köy okulu düşünün çocuklar top oynuyor fakat topları genellikle okul bahçesinin dışında bir tarlaya kaçıyor.Tarlada da ekili,dikili birşey yok.Top oraya kaçtığında çocuklardan birisi alacak yani öbür tarlaya girecek.İşte bu tarlanın sahibi her seferinde çocuklara kızıyor onları dövmeye kalkıyorsa yani hoşgörü sahibi değilse bunada yörük değimi ile yalak koruyucu diyebiliriz.
Toplumumuzda bu örnekler çoğaltılabilir.Yalak koruyucular kendinden başka kimseyi düşünmez. hiç zarar vermediği halde tarlasından geçeni kovalar.Bahçesine gireni azarlar.Evinin önünden geçeni döver.Devamlı şiddet gösterir.Kavga ve kargaşa çıkarır.İşte bu harekette olan kişilere yalak koruyucu
deyimi yakıştırılmıştır.
Köy yerinde yapılan çekişlerde bir kadın diğerine”Seni gidi yakanın yalak korusu diye ” hakeret edebilir.
SAMSUN’DAKİ VATMAN
İki gündür haberlerde izliyoruz bir vatman raylara düşen kadını kurtardı.Bundan dolayıda valilikten ödül aldı.Hem valinin hemde vatmanın davranışları herkes tarafından taktir edildi.Haberlerde hem kurtarıcı bayan vatmanı hemde kurtarılan bayanı gördük,dinledik.Fakat işin aktualitesini dinledik.Ben raylara düşen bayanın düşme sebebini düşünüyorum.O gece vakti hangi problemle o raylara düştü? Ani bir sağlık sorunu oldu ise sorunu çözülebilir.Fakat hayatın birikimleri,acıları,sıkıltıları onu bayılacak kadar bir dertle onu o hale getirdi ise bunuda çözmek yetkililerimizin işidir.Kanaatimce bu konuya da eğilinmiştir.